top of page

Dünya İktisat Tarihinde Büyük Buhranın Analizi

  • Yazarın fotoğrafı: İktisadi Düşünce Tarihi Dergisi
    İktisadi Düşünce Tarihi Dergisi
  • 28 Ara 2024
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 13 Şub

1929 Büyük Buhranı, dünya tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden biri olarak kabul edilir. Küresel ekonomide derin sarsıntılara yol açan bu kriz, sadece ekonomik dengeleri değil, aynı zamanda toplumsal yapıları ve siyasi sistemleri de etkiledi. Milyonlarca insan işsiz kaldı, şirketler iflas etti, ticaret durma noktasına geldi ve ekonomik kriz hızla uluslararası boyuta ulaştı. Krizin temel nedenleri arasında finansal sistemdeki dengesizlikler, borsa balonu, tarım ve sanayi sektörlerindeki dengesizlikler ve korumacı politikalar yer almaktadır. Bu kriz, ekonomi teorisinde de köklü değişikliklere neden olmuş ve Keynesyen ekonomi anlayışının doğmasına yol açmıştır.

Büyük Buhran’ın nedenleri, küresel etkileri ve krizden çıkış süreci detaylı bir şekilde incelendiğinde, günümüz ekonomik krizlerini anlamak ve yönetmek için önemli dersler çıkarılabilir. Krizin finansal sistem üzerindeki etkileri, işsizlik oranlarındaki artış, sanayi ve tarımdaki üretim krizleri, korumacı ticaret politikalarının sonuçları ve siyasi değişimler, küresel ekonominin şekillenmesinde kritik rol oynamıştır.

Finansal Sistem ve Borsa Balonu

1920’ler boyunca ABD ekonomisi büyük bir büyüme sürecine girdi ve borsa hızla yükseldi. Ancak bu büyüme büyük oranda spekülatif yatırımlara dayanıyordu. Yatırımcılar, hisse senedi fiyatlarının sürekli artacağını düşünerek kredi kullanarak hisse alıyordu. Bankalar, sermaye yeterliliklerine bakmaksızın büyük miktarlarda kredi sağlıyor ve yatırımcılar borsaya yöneliyordu.

1929 yılına gelindiğinde borsa fiyatları aşırı şişmiş ve sürdürülemez bir seviyeye ulaşmıştı. 24 Ekim 1929’da (Kara Perşembe) başlayan panik satışı, 29 Ekim 1929’da (Kara Salı) zirveye ulaştı ve borsa büyük bir çöküş yaşadı. Yatırımların bir günde milyarlarca dolar değer kaybetmesi, bankalara olan güveni sarstı ve sermaye piyasalarında büyük bir çöküşe neden oldu.

Tarım ve Sanayi Krizleri

Büyük Buhran’ın temel nedenlerinden biri de tarım ve sanayi sektörlerindeki dengesizliklerdi. I. Dünya Savaşı sırasında tarımsal üretim teşvik edilmiş, ancak savaş sona erdikten sonra talep düşmüştü. Çiftçiler üretimlerini azaltamamış ve bu durum tarımsal fiyatların hızla düşmesine neden olmuştu. Tarımsal fiyatlardaki düşüş, çiftçilerin borçlarını ödeyememesine ve yaygın iflaslara yol açtı.

Sanayi üretimi de benzer bir sorunla karşı karşıya kaldı. 1920’lerde sanayide üretim kapasitesi artarken tüketici talebi aynı oranda büyümemişti. Şirketler stoklarını artırdı ve fiyatları düşürerek satışlarını artırmaya çalıştı, ancak bu strateji başarılı olmadı. Üretim fazlalığı, sanayi sektöründe işten çıkarmalara ve fabrikaların kapanmasına yol açtı.

Bankacılık Sistemi ve Güvensizlik

Borsanın çökmesi ve tarım krizinin etkileri, bankacılık sisteminde büyük bir çalkantıya yol açtı. 1930’ların başında ABD’de binlerce banka iflas etti ve halk bankalardaki mevduatlarını çekmeye başladı. Bankalara yönelik panik, finansal sistemde büyük bir çöküşe neden oldu. Bankalar, kredileri geri çağırmaya başladı ancak borçlu olan çiftçiler ve sanayiciler ödeme yapamadı.

Bankacılık sistemindeki çöküş, tüketici güvenini yok etti ve bireyler tasarruf yapmaya yöneldi. Bu da tüketim harcamalarının hızla düşmesine ve talep daralmasına neden oldu. Tüketim azalınca üretim de azaldı ve böylece ekonomik kriz derinleşti.

Küresel Ticaretin Daralması

ABD’de başlayan ekonomik kriz, kısa sürede dünya geneline yayıldı. Krizin ilk etkisi, uluslararası ticaretin daralması oldu. ABD başta olmak üzere birçok ülke, kendi ekonomilerini korumak amacıyla gümrük vergilerini artırdı ve ithalatı kısıtladı.

1930’da ABD tarafından yürürlüğe konulan Smoot-Hawley Gümrük Tarifesi, ithal ürünlere yüksek vergiler getirdi. Bunun sonucunda diğer ülkeler de misilleme yaparak ABD ürünlerine vergi uyguladı. Küresel ticaret hacmi hızla düştü ve dünya ekonomisi içe kapanmaya başladı.

Uluslararası ticaretin daralması, Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ekonominin durgunluğa sürüklenmesine neden oldu. Özellikle altın standardına bağlı olan ülkeler, esnek para politikaları uygulayamadıkları için krizden çıkmakta büyük zorluk yaşadı.

İşsizlik ve Toplumsal Etkiler

Büyük Buhran’ın en ağır sonuçlarından biri işsizlik oranlarının hızla artmasıydı. ABD’de işsizlik oranı %25’e ulaşırken, Almanya, İngiltere ve Fransa gibi sanayileşmiş ülkelerde de milyonlarca insan işsiz kaldı.

İşsizlikle birlikte toplumsal huzursuzluk arttı. İnsanlar evsiz kaldı, gecekondu bölgeleri büyüdü ve sosyal yardımlara olan ihtiyaç arttı. ABD’de "Hoovervilles" adı verilen büyük yoksul mahalleler ortaya çıktı.

Ekonomik kriz, sosyal sınıflar arasındaki uçurumu daha da derinleştirdi ve işçi hareketlerini güçlendirdi. İşçi hakları ve sendikal mücadeleler ön plana çıktı, ancak aynı zamanda birçok ülkede siyasi istikrarsızlık da baş gösterdi.

Siyasi Sonuçlar ve Radikal Hareketler

Büyük Buhran, sadece ekonomik etkiler yaratmakla kalmamış, aynı zamanda dünya siyasetinde de büyük değişimlere neden olmuştur. Kriz nedeniyle otoriter rejimler güç kazanmış, halk ekonomik istikrarsızlık karşısında radikal ideolojilere yönelmiştir.

Almanya’da Adolf Hitler’in Nazi Partisi’nin yükselişi, doğrudan Büyük Buhran ile ilişkilidir. İşsizlik ve ekonomik çöküş, halkın Nazi propagandasına yönelmesine ve radikal milliyetçiliğin güçlenmesine neden olmuştur. Benzer şekilde Japonya’da da militarizm güç kazanmış ve ekonomiyi canlandırmak için savaş ekonomisine geçiş başlamıştır.

Keynesyen Ekonomi ve Devlet Müdahalesi

Büyük Buhran, ekonomi teorisinde köklü bir değişikliğe yol açmıştır. John Maynard Keynes, devletin ekonomik krizlerde aktif rol alması gerektiğini savunmuş ve Keynesyen ekonomi modelini geliştirmiştir.

Keynesyen model, kamu harcamalarının artırılması, altyapı yatırımları ve para politikaları ile talebin canlandırılmasını önermekteydi. Keynes’in bu görüşleri, ilerleyen yıllarda birçok ülkede ekonomi politikalarının temelini oluşturmuştur.

ABD’de New Deal Politikaları

ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt, Büyük Buhran’ın etkilerini azaltmak için New Deal programını uygulamaya koymuştur. Bu program kapsamında:

  • Kamu istihdam projeleri ile işsizliğin azaltılması,

  • Bankacılık sisteminin yeniden düzenlenmesi,

  • Sosyal güvenlik sisteminin oluşturulması,

  • Sanayi ve tarım sektörlerinde reformlar yapılması amaçlanmıştır.

New Deal politikaları, ABD ekonomisini kısmen toparlasa da tam anlamıyla krizden çıkış, ancak II. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla mümkün olmuştur.

Sonuç

1929 Büyük Buhranı, dünya ekonomisi üzerinde derin etkiler bırakmış ve ekonomi politikalarının değişmesine yol açmıştır. Bu kriz, piyasalardaki düzensizliğin ve spekülatif balonların ekonomik çöküşe yol açabileceğini göstermiştir.

Ayrıca, devlet müdahalesinin krizlerden çıkışta kritik bir rol oynadığı anlaşılmış ve Keynesyen ekonomi politikaları yaygınlaşmıştır. Bugün yaşanan ekonomik krizler, Büyük Buhran’dan çıkarılan derslerle daha iyi yönetilmekte ve küresel ekonomik sistem daha sağlam temellere dayandırılmaktadır.


Kaynakça

  • Bernanke, B. S. (2000). Essays on the Great Depression. Princeton University Press.

  • Eichengreen, B. (1992). Golden Fetters: The Gold Standard and the Great Depression, 1919-1939. Oxford University Press.

  • Friedman, M., & Schwartz, A. J. (1963). A Monetary History of the United States, 1867-1960. Princeton University Press.

  • Keynes, J. M. (1936). The General Theory of Employment, Interest and Money. Macmillan.

  • Krugman, P. (2009). The Return of Depression Economics and the Crisis of 2008. W. W. Norton & Company.

  • Temin, P. (1976). Did Monetary Forces Cause the Great Depression? W. W. Norton & Company.

 
 
 

Commentaires


bottom of page